Yaşa!! Varol!!

Eric fransadaki milliyetçilik üzerine de güzel bikaç söz söylemiş.Kuzey afrikalı eski sömürgelerinden gelen vatandaşlarının maçlarda fransa marşını ıslıklamalarına bozulan beyaz fransızlara veya aptal olarak nitelendirdiği milliyetçilere, göçmen bürosu başkanının ilkokullarda marş söyletelim bu çocuklara kafalarına sokalım önerisinden sonra. Fransız olmak fransa marşı marseillaise söylemek veya fransızca konuşmak değildir. Fransız olmak devrimci olmaktır ve olanları kabul etmeyip, sosyal düşünmektir sözleriyle azarlamış. Gitgide sisteme alışıyoruz ve sokakta yaşayan insanlar bizi rahatsız etmiyo diyede eklemiş.

Katalunya Hatırası

Adını duyup haberini aldığımız katalunya milli takımının maçını türkiye televizyonlarından izleme fırsatı bulduğumuz ve arjantini 4-2 yenmelerine tanıklık ettiğimiz haftada Cantona'nın da yarısının katalan, diğer yarısının italyan göçmeni olan bir aileden geldiğini söyleme gerekti.Hoşuma da gitti bu durum. Dedesi katalan ayrılıkçısıymış Eric'in ve 1938 de faşist franco'ya karşı savaşırken karaciğer problemi nedeniyle fransa'ya dönmüş.Yakışır.

Sene 93

93 ün 4 kasımında Sami Yen'e gelmiş Cantona.Efsane 3-3 lük maçtan sonra Eric gergin pek tabiki.Old Trafford'da 78' de atmış golü beraberliği getirmiş.İstanbulda tokatlamaya gelmişler ama o da olmamış.Cantona fena sinirlenmiş maçta ve kırmızıyı da görmüş. Hatta maçtan sonra hakemi şike yapmakla bile suçlamış. Maç sonunda da hakeme küfür ve polise dayaktan 4 maç yemiş.

Resimdeki küpürde de güzel gözlükleriyle Orhan Aldinç(ayşegül aldinçin de babasıymış rahmetli köşe yazarı abimiz) giydirmiş krala.Milliyet spor serviside **(yazıyla iki yıldız) vermiş adamımın performansına.(Fotorafa tıklayıncada gözükür hani)

Keano kitabında anlatmış bu maçı Eric'ten bolca bahsederek:

"1993'te türkiye'de galatasaray'la oynadığımız bir maçı hatırlıyorum. sert, zaman zaman çirkin bir maçtı ve sonunda da kıyamet koptu zaten. eric oyundan atılmıştı. tünelde etrafındaki herkese sataşan bir polis bryan robson'ın kafasına vurdu. eric adamla kavgaya girişti. daha sonra, soyunma odasında, iyice çıldırdı. hepimiz bir an evvel oradan kurtulmak isterken, o geri dönüp etrafa cop sallayan polisi bulmaya kararlıydı. eric irikıyım, güçlü bir adamdı ve ciddiydi. gidip "o hayvan"ı öldürecekti. onu sakinleştirmek için teknik direktörün, brian kidd'in ve birkaç futbolcunun çabaları ancak yeterli olabildi. normalde, ben de geri durmazdım ama ben bile bu kadarına hazır değildim."

Ben de burda Kral Eric'ten Türkiye Cumhuriyeti polisi ve Galatasaray SK adına geçikmiş bir özür dilemek istiyorum, hak veriyorum çünkü ona gözümün önünde isviçreli çocuklara yaptıklarımızdan sonra olmuştur diyorum.Gözlerinden öpüyorum kendisini.

Yeterki Sevgilim Gerçekçi Ol

Abimiz Karel Poborsky. İyi topçuydu. Manchester utd., benfica, lazio ve prag kardeşlerde oynamış bir oyuncu kendisi. Aynı zamanda ilk kez türkiyeye karşı giydiği çek cumhuriyetini formasınıda en çok giyen topçu.İşin özü futboldan iyi anlıyo abimiz. Bizi bu mekanda ilgilendiren kısmı manchester macerası. Yakışıklı mevkidaşı beykhamın çıkışı ile formaya hasret kalmış o dönemde ama cantona ile oynama şansını yakalamış.Karel daily mail gazetesine cantona ile de oynadım ama en iyisi Nedved abimdi demiş. Nedvede sözüm yok yılan topçuydu, onsuz juve'nin çektiği sıkıntıda ortada ama yapma be karel din kardeşiz kral cantonadan bahsediosun kırma kalbimizi.

Keşke Sen Olsaydın

Eric'te fena bozulmuş fransanın irlandayı katakulliyle elemesine.Ama o elle atılan golden çok maçtan sonra henry'nin richard dunne'nın yanında pişkin pişkin oturmasına kızmış."Ordaki irlandalı ben olsaydım, henry'e vururdum bi tane." demiş.Nasıl vuracağınıda göstermişti zaten.

Şampanyasına

'I'd give all the champagne I've ever drunk to be playing alongside Cantona in a big European match at Old Trafford' - George Best.

çivi çiviyi söker

.

İzlediğimiz videoda bissürü becerikli futbolcu görüyoruz. Hepsi çok iyi. Ama golü atmak ona düşüyor...